To become emaciated, be disordered, be profligate, become sick or diseased, be weary, become fatigued at the point of death, be dissolved by excessive grief or love, constantly affected by grief so as to be at the point of death, suffer protracted disquietude of mind and disease, be unable to rise from or quit the place, become low or sordid or bad, be neglected or forsaken, possess no good, to excite/urge/instigate someone, rouse someone to ardour or to fight, contend with another in shuffling or playing with gaming-arrows, apply oneself constantly or perseveringly to work, corrupt or vitiate or destroy oneself or one's own soul.
Bir deri bir kemik olmak, düzensiz olmak, müsrif olmak, hasta veya hasta olmak, bitkin olmak, ölüm anında yorulmak, aşırı keder veya aşktan eriyip ölmek üzere olmak için sürekli kederden etkilenmek, uzun süre acı çekmek. akıl ve hastalık huzursuzluğu, yerden kalkamamak veya oradan çıkamamak, alçalmak, sefil veya kötü olmak, ihmal edilmek veya terk edilmek, hiçbir iyiye sahip olmamak, birini heyecanlandırmak veya teşvik etmek veya kışkırtmak, birini şevk için veya savaşmaya teşvik etmek, mücadele etmek bir başkası okları karıştırırken ya da oyun-oklarla oynarken, kendini sürekli ya da sebatla çalışmaya, yozlaştırmaya ya da kötülemeye ya da kendini ya da kendi ruhunu mahvetmeye adar.
ح ر ض kelimesinden türemiş Kuran da geçen bütün kelimeler