To gather together to one’s self, rally to, retreat to, turn to, to take/obtain/have/get/acquire possession or occupation of a thing, to comprehend/comprise/embrace a thing, to take a thing and mark out its boundaries and hold exclusive right to it, overcome/master/conquer a thing, remove a thing from its place, put something away, place something at a distance, to writh or twist about, turn over and over, to be restless and unquiet, not remain still, remove/withdraw/retire to a distance and draw back from a person or thing, to tarry or loiter, to be slow or tedious in rising, to leave a place/turn away to another place, turn away from a person, also turn towards a person and join oneself with him.
Kendi kendine bir araya gelmek, bir araya gelmek, geri çekilmek, dönmek, almak veya elde etmek veya bir şeye sahip olmak veya sahip olmak veya elde etmek veya elde etmek, bir şeyi kavramak veya içermek veya kucaklamak, bir şeyi almak ve işaretlemek münhasıran onun hakkını elinde tutmak, bir şeyin üstesinden gelmek veya ona hakim olmak veya onu fethetmek, bir şeyi yerinden kaldırmak, bir şeyi uzağa koymak, bir şeyi belli bir mesafeye yerleştirmek, kıvranmak veya bükülmek, dönüp durmak, huzursuz ve huzursuz olmak, hareketsiz kalmamak, uzaklaşmak veya geri çekilmek veya bir mesafeye çekilmek ve bir kişiden veya bir şeyden geri çekilmek, oyalanmak veya oyalanmak, kalkarken yavaş veya sıkıcı olmak, bir yerden ayrılmak veya başka bir yere dönmek, bir kişiden uzaklaşmak , ayrıca bir kişiye yönelin ve onunla birleşin.
ح و ز kelimesinden türemiş Kuran da geçen bütün kelimeler