intoxicated, inebriated, drunken, violent/angry, full/still/motionless/calm, abolish, do away with, be dim, dazzled, rage against, be confused of judgement, bewildered, hindrance, bar, obstacle, obstruction, prevention, brake or stoppage between a person and his understanding and wits and he takes a wrong decision, become silly or blockhead, fail to understand, become cursed in intellect, lose one's wits, dam, to shut or close up, burn/hot, dazzle/cover/confuse, grief, any disturbing element which may distract one's attention or observe one's reason, in a state of mental disequilibrium, one who has no sense as he is in raptures of love/passion/amour, sugar, sweet substance, very sweet date, sakr - sugar.
sarhoş, sarhoş, sarhoş, şiddetli veya öfkeli, dolu veya hareketsiz veya hareketsiz veya sakin, ortadan kaldırmak, ortadan kaldırmak, karartmak, gözleri kamaştırmak, öfkelenmek, karar vermekten korkmak, şaşkınlık, engel, bar, engel, engelleme, önleme, fren ya da bir kişi ile anlayışı ve zekası arasında durma ve yanlış bir karar alması, aptal ya da aptal olması, anlamaması, zekasının lanetlenmesi, aklını kaybetmesi, barajı, kapatması ya da kapatması, yakması ya da ısınması, gözleri kamaşması ya da örtbas etmesi veya kafa karışıklığı, keder, kişinin dikkatini dağıtabilecek veya aklını gözlemleyebilecek herhangi bir rahatsız edici unsur, zihinsel bir dengesizlik durumunda, aşk, tutku veya aşk sarhoşluğunda olduğu gibi hiçbir duygusu olmayan, şeker, tatlı madde, çok tatlı tarih , sakr - şeker.
س ك ر kelimesinden türemiş Kuran da geçen bütün kelimeler