become gentle/tractable/manageable/easy/submissive/liberal, become little in quantity/paltry / no weight or worth, come from left, divide into parts/portions, make easy/smooth, adapt/accommodate, play with gaming arrows (al maysiri), a game for stakes/wagers involving risk.For those who always wanted to know what "arrows of chance / gaming arrows" were. Lane gives quite a detailed description of what was involved. I'll explain my take on it: a group of 10 (or however many there are) buys an animal on credit (e.g. camel), they slaughter the animal and divide it into 10 portions (equaling the number of people in the group). They assign a number to each portion of meat, e.g. portion 1 is marked 1, portion 2 is marked 2, portion 3 is marked 3 etc up to 10. They take 10 arrow heads (no feathers) and mark each arrow head with a number, arrow head 1 marked 1 (this corresponds to meat portion 1), arrow head 2 marked 2 (this corresponds to meat portion 2) etc up to 7, arrows 8, 9 and 10 are left with no mark. They assign a person to shuffle the arrow heads and distribute them to the 10 players. If someone gets arrow 1 they take meat portion 1, if someone gets arrow 2 they take meat portion 2 and so on. Whoever gets the unmarked arrows (3 people in this example) have to pay the entire value of the slaughtered animal, that was initially bought on credit.Yassara (prf. 3rd. p. m. sing. II.): Made easy.Yassarnaa (prf. 1st. p. plu II.): We made easy.Noyassiru (imp. 1st. p. plu. II.): We shall ease.Tayassara (prf. 3rd. p. m. sing V.): Became easy.Istaisara (X.) Got easily.Yusr (v. n.): Ease.Yasiirun/Yasiiran (acc./act. pic. 2nd. m. sing.): Easy to bear; Light; Small.Yusraa (elative, but used as adj.): EaseMaisuuran (pact. plc. m. sing. acc.): Gentle; Easy.Maisaratun (n. place and time): Easiness.Maisir (n.): Gambling.
nazik veya uysal veya yönetilebilir veya kolay veya itaatkar veya liberal olmak, miktar olarak az veya değersiz olmak veya ağırlık veya değersiz olmak, soldan gelmek, parçalara veya kısımlara bölmek, kolay veya pürüzsüz hale getirmek, uyarlamak veya uyum sağlamak, oyun oklarıyla oynamak (al maysiri), risk içeren bahisler veya bahisler için bir oyun. Her zaman "şans oklarının veya oyun oklarının" ne olduğunu bilmek isteyenler için. Lane, neyin dahil olduğuna dair oldukça ayrıntılı bir açıklama yapıyor. Bu konudaki fikrimi açıklayayım: 10 kişilik bir grup (veya ne kadar çok olursa olsun) bir hayvanı krediyle (mesela deve) satın alırlar, hayvanı keserler ve 10 parçaya bölerler (gruptaki kişi sayısı kadar) . Etin her porsiyonuna bir numara atarlar, ör. 1. kısım 1, 2. kısım 2, 3. kısım 3 vs. 10'a kadar işaretlenmiştir. 10 ok başı (tüysüz) alırlar ve her ok başını bir sayı ile işaretlerler, ok başı 1 1 olarak işaretlenir (bu, ete karşılık gelir) kısım 1), ok başı 2 işaretli 2 (bu, et kısmı 2'ye karşılık gelir) vb. 7'ye kadar, 8, 9 ve 10 okları işaretsiz bırakılır. Ok başlarını karıştırmak ve 10 oyuncuya dağıtmak için bir kişi atarlar. Birisi ok 1'i alırsa et kısmı 1'i alır, biri ok 2'yi alırsa et kısmı 2'yi alır ve bu şekilde devam eder. İşaretsiz okları kim alırsa (bu örnekte 3 kişi), başlangıçta krediyle satın alınan kesilen hayvanın değerinin tamamını ödemek zorundadır. 1. s. plu II.): Kolaylaştırdık. Noyassiru (imp. 1. s. plu. II.): Kolaylaştıracağız. Tayassara (prf. 3. s. şarkı V.): Kolaylaştı. Istaisara (X. ) Kolayca anladım. Işık; Small.Yusraa (eski, ancak adj. olarak kullanılır): EaseMaisuuran (pakt. plc. m. şarkı. acc.): Nazik; Easy.Maisaratun (n. yer ve zaman): Easiness.Maisir (n.): Kumar.
ى س ر kelimesinden türemiş Kuran da geçen bütün kelimeler