Dil Göster/Sakla
Duhan (Ad-Dukhan) suresi


Duhan (Ad-Dukhan) suresi Kuranın 44. suresidir. Duhan suresi iniş sırasına göre ise 64. sıradadır.

Duhan suresi Duman anlamına gelmektedir. Toplam da 59 ayet den oluşmaktadır. Ad-Dukhan suresi ni kelime kelime olarak okuyup inceleyebilirsiniz yada aşağıdaki ayetlere tıklayarak sadece o ayete ait bilgi alabilirsiniz.

Mekke'de nazil olduğuna inanıldığı için Mekke suresi olarak kabul edilir. Bu surenin adı 10. ayetten gelmektedir.

Bu sure, Kuranın Mübarek Kadir Gecesi'nde indirildiğini anlatmaktadır. Bu surenin ana teması, kıyamet günü ve müminlerin nasıl cennetle mükafatlandırılacağı, kötülerin ise cehenneme nasıl lanetleneceğidir.

58. ayet, Kur'an'ın Arapça indirilme sebebinin, insanların Allah'ın sözlerini kendi dillerinde kolayca anlamaları için olduğunu da pekiştirmektedir.

44:1
Ha, Mim.
Ha mım
حم
44:2
O ayan-beyan gösteren Kitap'a yemin olsun ki,
Vel kitabil mübiyn
وٱلكتـب ٱلمبين
44:3
Biz onu kutlu/bereketli bir gecede indirdik. Hiç kuşkusuz, biz uyarıcılarız.
İnna enzelnahü fı leyletim mübaraketin inna künna münzirın
إنا أنزلنـه فى ليلة مبـركة إنا كنا منذرين
44:4
Hikmetlerle dolu her iş ve oluş o gecede ayırt edilir,
Fıha yüfraku küllü emrin hakiym
فيها يفرق كل أمر حكيم
44:5
Katımızdan bir emir olarak. Hiç kuşkusuz biz, resuller göndeririz,
Emram min ındina inna künna mürsiliyn
أمرا من عندنا إنا كنا مرسلين
44:6
Senin Rabbinden bir rahmet olarak. Hiç kuşkusuz O, gereğince duyan, gereğince bilendir.
Rahmeten mir rabbik innehu hüves semiyul aliym
رحمة من ربك إنهۥ هو ٱلسميع ٱلعليم
44:7
Göklerin, yerin ve bunlar arasındakilerin Rabbidir O, eğer görürcesine biliyor iseniz.
Rabbis semavati vel erdı ve ma beynehüma in küntüm mukıniyn
رب ٱلسمـوت وٱلأرض وما بينهما إن كنتم موقنين
44:8
Tanrı yoktur O'ndan başka! Diriltir ve öldürür. Sizin de Rabbinizdir O, önceki atalarınızın da Rabbidir,
La ilahe illa hüve yuhyı ve yümiyt rabbüküm ve rabbü abaikümül evveliyn
لا إلـه إلا هو يحىۦ ويميت ربكم ورب ءابائكم ٱلأولين
44:9
İş, onların sandığı gibi değil! Bir kuşku içinde oynayıp oyalanmaktadırlar.
Bel hüm fı şekkiy yelabun
بل هم فى شك يلعبون
44:10
Artık sen göğün açıkça izlenen bir duman getireceği günü gözle.
Fertekıb yevme tetis semaü bi dühanim mübiyn
فٱرتقب يوم تأتى ٱلسماء بدخان مبين
44:11
İnsanları kuşatıp sarar. İnletici bir azaptır bu.
Yağşen nas haza azabün eliym
يغشى ٱلناس هـذا عذاب أليم
44:12
"Ey Rabbimiz, kaldır bizden bu azabı. Biz gerçekten müminleriz."
Rabbenekşif annel azabe inna müminun
ربنا ٱكشف عنا ٱلعذاب إنا مؤمنون
44:13
Nerede onlarda öğüt almak? Yemin olsun, delillerle açıklayan bir resul gelmişti onlara.
Enna lehümüz zikra ve kad caehüm rasulüm mübiyn
أنى لهم ٱلذكرى وقد جاءهم رسول مبين
44:14
Ama ondan yüz çevirdiler ve şöyle dediler: "Eğitilmiş bir mecnun!"
Sümme tevellev anhü ve kalu muallemüm mecnun
ثم تولوا عنه وقالوا معلم مجنون
44:15
Biz azabı biraz kaldırırız; siz eski halinize tekrar dönersiniz.
İnna kaşifül azib kaliylen inneküm aidun
إنا كاشفوا ٱلعذاب قليلا إنكم عائدون
44:16
Gün gelir, en büyük vuruşla vururuz biz. Şu bir gerçek ki, intikam da alırız biz!
Yevme nebtışül batşetel kübra inna müntekımun
يوم نبطش ٱلبطشة ٱلكبرى إنا منتقمون
44:17
Kudretimize yemin olsun ki, onlardan önce Firavun'un kavmini de ince bir imtihana çektik de, asil ve onurlu bir resul geldi onlara.
Ve le kad fetenna kablehüm kavme firavne ve caehüm rasulün keriym
ولقد فتنا قبلهم قوم فرعون وجاءهم رسول كريم
44:18
Şöyle sesleniyordu: "Ey Allah'ın kulları, bana gelin! Çünkü ben sizin için güvenilir bir resulüm."
En eddu ileyye ıbadellah inni leküm rasulün emiyn
أن أدوا إلى عباد ٱلله إنى لكم رسول أمين
44:19
"Allah'a karşı ululuk taslamayın! Ben size apaçık bir kanıt getirmekteyim."
Ve el la talu alellah innı atıküm bi sültanim mübiyn
وأن لا تعلوا على ٱلله إنى ءاتيكم بسلطـن مبين
44:20
"Ben, beni taşlamınzdan Rabbim ve Rabbinize sığındım."
Ve innı uztü bi rabbı ve rabbiküm en tercumun
وإنى عذت بربى وربكم أن ترجمون
44:21
"Bana inanmadınızsa bari benden uzak durun!"
Ve il lem tüminu lı fatezilun
وإن لم تؤمنوا لى فٱعتزلون
44:22
Sonra Rabbine, "Bunlar suç işleyen bir topluluktur." diye yakardı.
Fe dea rabbehu enne haülai kavmüm mücrimun
فدعا ربهۥ أن هـؤلاء قوم مجرمون
44:23
Bunun üzerine, Allah buyurdu: "O halde kullarımı geceleyin yola çıkar, çünkü takip edileceksiniz."
Fe esri bi ıbadı leylen inneküm müttebeun
فأسر بعبادى ليلا إنكم متبعون
44:24
"Denizi açık bırak, çünkü onlar, boğulmaya mahkum edilmiş bir ordudur."
Vetrukil bahra rahva innehüm cündüm muğrakun
وٱترك ٱلبحر رهوا إنهم جند مغرقون
44:25
Geriye nice bahçeler, nice pınarlar bıraktılar.
Kem teraku min cennativ ve uyun
كم تركوا من جنـت وعيون
44:26
Nice ekinler, nice seçkin makamlar.
Ve züruıv ve mekamin keriym
وزروع ومقام كريم
44:27
İçinde zevk sürdükleri nice nimetler.
Ve nametin kanu fiyha fakihiyn
ونعمة كانوا فيها فـكهين
44:28
İşte böyle! Onlara başka bir toplumu mirasçı kıldık.
Kezalike ve evrasnaha kavmen ahariyn
كذلك وأورثنـها قوما ءاخرين
44:29
Gök de ağlamadı onlar için yer de. Yüzlerine bakılmadı bile!
Fema beket aleyhimüs semaü vel erdu vema kanu münzariyn
فما بكت عليهم ٱلسماء وٱلأرض وما كانوا منظرين
44:30
Yemin olsun, İsrailoğullarını, rezil edici bir azaptan kurtardık.
Ve le kad necceyna benı israiyle minel azabil mühiyn
ولقد نجينا بنى إسرءيل من ٱلعذاب ٱلمهين
44:31
Firavun'dan kurtardık. Firavun, haddi aşanların büyüklük taslayanlarından biriydi.
Min firavn innehu kane aliyem minel müsrifiyn
من فرعون إنهۥ كان عاليا من ٱلمسرفين
44:32
Yemin olsun, biz onları bir ilim sayesinde alemlere üstün kılmıştık.
Ve lekadıhternahüm ala ılmin alel alemiyn
ولقد ٱخترنـهم على علم على ٱلعـلمين
44:33
Onlara, içinde açık bir imtihan bulunan ayetler vermiştik.
Ve ateynahüm minel ayati ma fıhi belaüm mübiyn
وءاتينـهم من ٱلـايـت ما فيه بلـؤا مبين
44:34
Şimdi, şunlar tutmuş diyorlar ki:
İnne haülai le yekülün
إن هـؤلاء ليقولون
44:35
"İlk ölümümüzden başkası yok! Biz diriltilecek filan değiliz!"
İn hiye illa mevtetünel ula ve ma nahnü bi münşeriyn
إن هى إلا موتتنا ٱلأولى وما نحن بمنشرين
44:36
"Eğer doğru sözlülerseniz, atalarımızı geri getirin!"
Fetu bi abaina in küntüm sadikıyn
فأتوا بـابائنا إن كنتم صـدقين
44:37
Onlar mı hayırlı yoksa Tübba' halkıyla onlardan önce gelenler mi? Onları helak ettik; çünkü onlar, suç işlemiş insanlardı.
E hüm hayrun em kamü tübbeıv vellezıne min kablihim ehleknahüm innehüm kanu mücrimiyn
أهم خير أم قوم تبع وٱلذين من قبلهم أهلكنـهم إنهم كانوا مجرمين
44:38
Biz gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri eğlenmek için yaratmadık.
Ve ma halaknes semavati vel erda ve ma beynehüma laıbiyn
وما خلقنا ٱلسمـوت وٱلأرض وما بينهما لـعبين
44:39
İkisini de, sadece gerçeği göstermek üzere yarattık. Ama onların çokları bilmiyorlar.
Ma halaknahüma illa bil hakkı ve lakinne ekserahüm la yalemun
ما خلقنـهما إلا بٱلحق ولـكن أكثرهم لا يعلمون
44:40
Hiç kuşkusuz, ayrım günü, hepsinin buluşma zamanıdır/buluşma yeridir.
İnne yevmel fasli mıkatühüm ecmeıyn
إن يوم ٱلفصل ميقـتهم أجمعين
44:41
Bir gündür ki o, dostun dosta yararı olmaz. Onlara yardım da edilmez.
Yevme la yuğni mevlen ammevlen şeyev ve la hüm yünsarun
يوم لا يغنى مولى عن مولى شيـا ولا هم ينصرون
44:42
Allah'ın rahmet ettiği kimse müstesna. Allah Aziz'dir, Rahim'dir.
İlla mer rahımellah innehu hüvel aziyzür rahıym
إلا من رحم ٱلله إنهۥ هو ٱلعزيز ٱلرحيم
44:43
Şu bir gerçek ki zakkum ağacı,
İnne şeceratez zekkum
إن شجرت ٱلزقوم
44:44
Suçluların yemeğidir.
Taamül esiym
طعام ٱلأثيم
44:45
Erimiş maden misali, karınlarda kaynar.
Kel mühl yağlı fil bütun
كٱلمهل يغلى فى ٱلبطون
44:46
Sıcak suyun kaynaması gibi...
Ke ğalyil hamiym
كغلى ٱلحميم
44:47
"Tutun onu, cehennemin tam ortasına götürün!"
Huzuhü fatiluhü ila sevail cehıym
خذوه فٱعتلوه إلى سواء ٱلجحيم
44:48
"Sonra başının üstüne, kaynar su azabından dökün!"
Sümme subbu fevka rasihı min azabil hamiym
ثم صبوا فوق رأسهۦ من عذاب ٱلحميم
44:49
"Tat bakalım! Hani sen onurluydun, seçkindin."
Zuk inneke entel aziyzül keriym
ذق إنك أنت ٱلعزيز ٱلكريم
44:50
"İşte budur o kuşkulanıp durduğunuz şey."
İnne haza ma küntüm bihı temterun
إن هـذا ما كنتم بهۦ تمترون
44:51
Korunup sakınanlar, güvenli bir makamdadır;
İnnel müttekıyne fı mekamin emiyn
إن ٱلمتقين فى مقام أمين
44:52
Bahçelerde, pınar başlarında.
Fi cennativ ve uyun
فى جنـت وعيون
44:53
İnce ipekten, parlak atlastan giymiş olarak, karşılıklı oturmaktadırlar.
Yelbesune min sündüsiv ve istebrakım mütekabiliyn
يلبسون من سندس وإستبرق متقـبلين
44:54
İşte böyle! Onları iri gözlü hurilerle de eşleştirmişizdir.
Kezali ve zevvecnahüm bi hurin ıyn
كذلك وزوجنـهم بحور عين
44:55
Orada, güvenli bir biçimde her türlü meyveyi isterler.
Yedune fiha bi külli fakihetin aminiyn
يدعون فيها بكل فـكهة ءامنين
44:56
Orada, ilk ölüm dışında ölüm tatmazlar. Allah onları cehennem azabından korumuştur.
La yezukune fiyhel mevte illel mevtetel ula ve vekahüm azabel cehıym
لا يذوقون فيها ٱلموت إلا ٱلموتة ٱلأولى ووقىهم عذاب ٱلجحيم
44:57
Rabbinden bir lütuf olarak böyledir. İşte budur o büyük başarı.
Fadlem mir rabbik zalike hüvel fevzül azıym
فضلا من ربك ذلك هو ٱلفوز ٱلعظيم
44:58
Biz o Kur'an'ı senin dilinle/senin diline kolaylaştırdık ki, düşünüp öğüt alabilsinler.
Fe innema yessernahü bi lisanike leallehüm yetezekkerun
فإنما يسرنـه بلسانك لعلهم يتذكرون
44:59
Artık, beklemeye geç! Çünkü onlar da beklemekteler.
Fertekıb innehüm mirtek
فٱرتقب إنهم مرتقبون
© Tüm Hakları Saklıdır. Bu sitedeki bilgilerin izinsiz kullanımı ve kaynak belirtilmeden paylaşılması yasaktır. Yasa dışı hareket edenler hakkında hukuki işlem başlatılacaktır. Bizimle İletişime geçmek için tıklayınız.