obligation, to impose law, prescribe, ordain, enact, settle, fix, ratify, appoint, command an observation or obedience to, sanction, assign, be aged. faridzun - old cow. faridzatun - ordinance, settlement, settled portion, jointure stipulation. mafrudz - appointed, determinate, settled one, allotted.
yükümlülük, kanun koymak, emretmek, emretmek, kanunlaştırmak, yerleştirmek, düzeltmek, onaylamak, atamak, bir gözlem veya itaat emri vermek, yaptırım uygulamak, atamak, yaşlanmak. faridzun - yaşlı inek. faridzatun - nizamname, sulh, mukabil kısım, müşterek şart. mafrudz - tayin edilmiş, belirlenmiş, yerleşmiş, tahsis edilmiş.
ف ر ض kelimesinden türemiş Kuran da geçen bütün kelimeler